Skip to main content
İnadına Emek Doğruları!

İnadına Emek Doğruları!

Emek Sineması üzerinden, gerçekleri yansıtmayan birçok bilgi, doğruluğu sorgulanmadan, veriye ve bir kaynağa dayandırılmadan dolaşıma sokuldu. Haberciliğin temel kuralı olarak, suçlanan tarafların bilgisine başvurulmaması bir yana Emek’in hemen yanı başında harap vaziyette 40 yıl boyunca kendi haline terk edilen, birinci derece tarihi eser statüsündeki Cercle d’Orient binasının kaderinin hiç sorgulanmamasını da hayretle izledik.

Manevi değerini sonuna kadar savunduğumuz Emek Sineması’yla ilgili tarihsel gerçeklerin, bilimsel verilerle aktarılması da sanıyoruz gelecek nesillerin doğal bir hakkı.

Kültürel değerlerin, manevi bağların, sinemaya tutkuyla bağlı olmanın kıymetini hepimiz çok iyi biliyoruz. Tam da bu yüzden bu mirasların kaliteli, çağdaş ve evrensel standartların desteğiyle daha uzun soluklu kılınması gerektiğini savunuyoruz. Tıpkı Cercle d’Orient binasını birinci sınıf, dünya standartlarında bir restorasyonla İstanbullulara sunduğumuz gibi...

Gelin şimdi konuya ön yargılarınızı bir yana bırakarak bir de buradan bakın...

1- Emek Sineması’nın yeni döneminde sinemaseverler dilerse Yeşilçam Sokak’taki özel asansörlerle, doğrudan Emek’e ve diğer sinema katına ulaşabilecek. Bu arada Emek’e “AVM sineması” eleştirisini getirenlerin, günlük hayatlarında AVM’lerdeki sinemalarla aralarına koydukları mesafeden de şüpheliyiz.

2- Emek Sineması’nın yeniden yaşama dönmesi projesi, başta Koruma Kurulu’nun onayı ve düzenli denetimleri olmak üzere, diğer tüm ilgili resmi kurum ve kuruluşların bilgi, izin ve onayları dâhilinde hayata geçirilen yasal bir çalışma. Emek’in içinde yer alan ve Koruma Kurulu tarafından korunmaya değer bulunan unsurlar, bu kurumların kararlarına göre sökülüp restore edildi. Çağdaş mimarlık yöntemleriyle uygulanan yeni projede, 1924 yılında, mühendis Rafael Alguadiş tarafından tasarlanan orijinal hali esas alındı. Genç neslin tanıdığı Emek ise 1960’larda kimin tarafından planlandığı bilinemeyen bir replika sadece... Biz söz konusu bu kurumları ve kararlarını tanımıyoruz diyorsanız, maalesef bu konuda size yardımcı olamayacağız.

3- Grand Pera projesinin her katı proje üzerinde incelenerek, kaçış yolları, yangın merdivenleri ve mimari yangın alanları, Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik ve Amerika Birleşik Devletleri Milli Yangından Korunma Kurumu (NFPA) Yönetmelikleri ve Kodları esas alınarak belirlendi. Ayrıca projenin tüm yangın güvenliği süreçlerinde, yangın güvenliği konusunda Türkiye’nin en yetkin isimlerinden Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç ile çalışıldı. Bu kadar büyük ve her adımı yasal denetime tabii tutulan bir projede, güvenlik önlemlerinin bahsettiğiniz gibi sorumsuz bir anlayışla alınmış olmasını düşünmek, kusura bakmayın ama en hafif tabirle kötü niyetli bir yaklaşım olur.

4- Grand Pera projesinde Emek Sineması’yla birlikte 8 sinema salonunun daha yer almasına özen gösterdik ve tüm bu sinema salonlarını ise Cinemo adında bağımsız bir kuruluşun yönetmesi gerektiğinde karar kıldık. Cinemo, projenin kültürel faaliyetlerinde söz sahibi oluyor. Emek Sanat ve Kültür Vakfı’nın desteğiyle yönetmen haftaları, özel gösterimler, ödüllü film ve yönetmenler gibi projelere de salonlarını açıyor. Sizin geçmişte festivaller dışında pek uğramadığınız Emek Sineması’nda, biz festival rüzgârlarının ötesinde yeni sinema ritüelleri yaşamaya devam edeceğiz. Bu konuda bizimle aynı görüşte olmanıza doğrusu çok sevindik.

5- Kent hukuku ve koruma kuralları konusunda sunduğunuz yanlış bilgilerin hangi birini düzeltsek acaba? Melek Apartmanı’nın giriş katındaki kolonların kesilerek Melek Sineması’na giriş yapıldığını mı, ardından sinema Emek olurken bu kez de Melek Apartmanı’nın bodrum katlarının kazılarak tuvalet yapıldığını mı anlatsak? Tarihi Cercle d’Orient binasının, konfeksiyon atölyesi ve deposu olarak kullanılan İpek Sineması’nda çıkan yangından aldığı büyük tahribatı mı ve öylece kaderine terk edilmesini mi söylesek? İyisi mi siz, burada yer alan bilgilere iyice bir göz atın. Ayrıca çok doğru söylüyorsunuz... Burası 25 yıllığına kiralandı, nihayetinde yenilenmiş, dünya standartlarında bir altyapıya kavuşturulmuş olarak yeniden kamunun hizmetine sunulacak. Kamuyu tek başınıza temsil ettiğinizi düşünmüyorsunuz herhalde?

6- Sizin adınıza üzgünüz ama Grand Pera’nın bodrum katının 23.000 m² olduğu yönündeki bilgi de tamamen yanlış. 23.000 m²’lik bir alan Cercle d'Orient binasından Balık Pazarı’na oradan da Tarlabaşı Bulvarı’na kadar olan bir alanın yaklaşık yüz ölçümüne eşit. Grand Pera’nın bodrum katıyla bu kadar büyük bir alanın yüz ölçümünü aynı gösteren kişinin adının önünde sıfat olarak “mimar” yazması da mimarlık adına düşündürücü...

7- Yazılacak daha onlarca maddemiz var. Yanlış bilgileri düzeltmek için en iyisi vaktimizi daha doğru değerlendirelim. Çalışalım, araştıralım, üretelim... Bu günlere sadece “slogan üretmekle” yetindiğimiz için geldiğimizi de aklımızdan hiç çıkarmayalım...